16.05.2019 Perşembe günü Anadolu Kız İmam Hatip Lisesi'nde yapılan Dinkültürü Ve Ahlak Bilgisi Öğretmenleri Mayıs Ayı Öğretmen Gelişim Toplantısında, "Tarihi Veriler Işığında Kültür ve Medeniyetimizdeki Anlayışın Düşünce, İnsan, Sosyal Hayat, Eğitim, Bilim Kurumları, Şehir, Sanat, Mimarı, Dil ve Edebiyata Yansıması" konusu işlenmiştir.

Toplantıda söz alan koordinatör öğretmen Celal AYDIN kısa bir selamlama ve açılış konuşması yaptıktan sonra konuyla ilgili konuşmalarını yapmaları için Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri Cihan DEMİRAL ve Ruşen YÜKSEL'e söz verdi.

Cihan DEMİRAL ve Ruşen YÜKSEL'in yaptığı konuşmalarda; İslam medeniyetinin kaynaklarının vahiy (Kur'an-ı Kerim), sahih sünnet, ümmetin ortak fikri ve vahyin kontrolünde yapılan tefekkür olduğuna değinilmiş, bu açıdan günümüzde yeni bir İslam medeniyetinin inşasının imkânı üzerine müzakere edilmiştir. İslam medeniyeti mensubu olan bireyin, inanç ve bu inanç çerçevesinde oluşan davranışını, aile ve ev hayatını, mahalle ve komşuluk ilişkilerini, ticaret ve maddiyata olan yaklaşımını, devlet ve siyasete bakış açısını ve benzeri birçok konuyu etkilediği, belirtilmiştir.

İslam medeniyetinin ortaya koyduğu ontolojide Allah'ın Vacib'ül-vücut olduğu, diğer varlıkların ise mümkünlüğü esas alınmıştır. Bu inanç'ın bireyin düşünce dünyasını etkilemede merkezi bir konumda olduğu belirtilmiştir. Bununla birlikte insan'ın, sadece Allah'ı muhatap aldığı,  Allah ile ahitleştiği ve kendisini değerli bir varlık olarak görmesi gerektiği hatırlatıldı. Bir insanın suçsuz yere öldürülmesinin tüm insanların öldürülmesi olarak kabul edilmesi ilkesinin, insana verilen değeri ve önemi açıkça ortaya koyduğu vurgulandı.

İslam medeniyetinin sosyal hayata bakan yönünü sorumluluk esaslı bir hayat telakkisi belirler. Bu açıdan inanan bireyin,  Allah'a, diğer insanlara ve tüm kâinata karşı sorumlu olduğu hatırlatıldı. Allah'ın eşsiz bir sanatkâr olduğu ön kabulünden hareketle,   kutsal ve ince bir zevkle işlenen,  İslamiyet'in sanata bakış açısı ortaya konuldu.  Bu bakış açısının İslam medeniyetinin temel unsurlarından olduğu söylendi.

Eğitimin konusunun en merkezi yerde olduğu ve eğitimin amacının; eşyaya hükmeden değil, eşyaya hayran olan, onu ihtiyacı kadar kullanıp israf etmeyen, eşyayı tüm insanlığın hayrına kullanıma açan, insanı kâmil mertebesine ulaşmış birey yetiştirmek olması gerektiği belirtilmiştir.

Toplantıda İslam medeniyetinin oluşum aşamasında ortaya çıkan Bey'ül Hikme'ler özel olarak değerlendirilmiştir. Bey'ül Hikme'lerin yalnızca felsefi tartışmaların yapıldığı yerler değil, İslam medeniyet havzasında kurumsal olarak oluşmuş ilk okuma evleri olduğu, burada özgür düşüncenin kendine yer bulduğu ve kurumsal eğitim kurumlarımız olan medreselere öncülük ettiğinin üzerinde durulmuştur. Bu gün medeniyet değerlerimizin genç kuşaklara aktarılabilmesi bu tür kurumların tekrar toplumsal hayatımıza girmesiyle mümkün olabileceği değerlendirilmiş ve Bey'ül Hikme'nin kültür aktarıcı rolüne vurgu yapılmıştır.

Modern dünyada insanlığın bir anlam krizine girdiği, madde merkezli bakış açısının insanı araçsallaştırdığı ve insani değerleri yok etti üzerinde durularak, İslam'ın insan ve ahlak merkezli medeniyetine insanlığın ihtiyacı olduğu fikri toplantıda ön plana çıkmıştır.

                                                                                             Celal AYDIN

                                                                                        Din kültürü Ve Ahlak Bilgisi Koordinatör Öğretmeni